Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Kadar Türk Karikatüründe Felsefe


Creative Commons License

Altınörs S. A.

KÜLTÜR ARAŞTIRMALARI DERGİSİ, sa.18, ss.420-426, 2023 (Hakemli Dergi)

  • Yayın Türü: Makale / Kitap İncelemesi
  • Basım Tarihi: 2023
  • Doi Numarası: 10.46250/kulturder.1336690
  • Dergi Adı: KÜLTÜR ARAŞTIRMALARI DERGİSİ
  • Derginin Tarandığı İndeksler: MLA - Modern Language Association Database, Index Copernicus
  • Sayfa Sayıları: ss.420-426
  • Galatasaray Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Talia Kundakçı tarafından kaleme alınmış olan kitap Tanzimat’tan Cumhuriyet’e ka-
dar Türk karikatür tarihinde “özgürlük”, “adalet”, “akılcılık”, “laisizm”, “demokrasi”,
“modernizm”, “Batılılaşma” gibi kavramlar ekseninde felsefî düşüncenin dışa vuru-
munu inceliyor. Kundakçı, 1839’da Tanzimat Fermanı’nın ilânını takiben Osmanlı İm-
paratorluğu’nda başlayan Batılılaşma sürecinin bir ürünü olarak ilk Türk karikatürü-
nün 1867’de İstanbul isimli gazetede yayımlandığını kaydediyor. Müteakiben, ilk Türk
mizah dergisi Terakki’nin ve peşinden de ikinci mizah dergisi Diyojen’in yayın hayatına
başlamasıyla Türk karikatürünün gelişim sürecine girdiğine dikkat çekiyor. İslâmi-
yet’in, insan suretini kopyalayarak resmetmeyi pek makbul bulmadığı yönündeki bir
inanıştan dolayı pek gelişmeyen resim sanatı karşısında yazar, karikatürün bir “fırsat”
yarattığını tespit ediyor. Tanzimat döneminde özellikle Karagöz-Hacivat tiplemeleri-
nin karikatürlerde sık sık boy göstermesi olgusunu, toplumda aşina olunan geleneksel
unsurların sağladığı kolaylıkla ilişkilendiriyor. Kundakçı, Millî Mücadele boyunca kari-
katürün artık sadece mizahtan ibaret olmadığı, yergi ya da grotesk üslubunu kullanan
bir “savaşçı” rolü üstlendiği değerlendirmesinde bulunuyor. Sonuç olarak yazar Tan-
zimat’tan Cumhuriyet’e kadar Türk basınındaki karikatürlerin mizahî işlevinin ötesinde
son derece ciddî bir işlev yerine getirdiğini savunuyor.

The book written by Talia Kundakçı examines the expression of philosophical thought
on the axis of concepts such as “freedom”, “justice”, “rationalism”, “laicism”, “de-
mocracy”, “modernism” and “westernisation” in the history of Turkish caricature
from Tanzimat to the Republic. The author notes that the first Turkish caricature was
published in the newspaper İstanbul in 1867 as a product of the westernisation pro-
cess that started in the Ottoman Empire following the proclamation of the Tanzimat
Edict in 1839. Subsequently, she points out that Turkish caricature entered the devel-
opment process with the publication of the first Turkish humour magazine Terakki, followed by the second humour magazine Diyojen. The author determines that cari-
cature created an “opportunity” in the face of the art of painting, which did not de-
velop much due to the belief that Islam did not find it acceptable to paint by copying
the human image. She associates the frequent appearance of Karagöz-Hacivat
characters in caricatures, especially during the Tanzimat period, with the ease pro-
vided by the traditional elements familiar in society. Kundakçı concludes that during
the National Struggle, caricature was no longer just humour, but assumed the role of
a “warrior” using the style of satire or the grotesque. In conclusion, the author argues
that caricatures in the Turkish press from Tanzimat to the Republic fulfilled a very se-
rious function beyond their humorous function.