Bu çalışmada kurumların queer çalışanlara yönelik iletişim stratejileri, qu- eer kuramın stratejik iletişimdeki yeri ve kurumların uygulamaları çerçevesinde araştırılmaktadır. Queer bireylerin temsiliyeti, kurumsal internet siteleri ve ra- porlar üzerinden değerlendirilirken strateji oluşturucularla yapılan görüşmeler aracılığıyla kurumsal iletişim dinamikleri incelenmektedir. Elde edilen bulgular, kurumların queer çalışanlara yönelik iletişim stratejilerinin belirsizliğini ve yeter- sizliğini göstermektedir. Çeşitlilik ve kapsayıcılık politikaları yüzeysel bir kapsa- yıcılık söylemi sunsa da çoğunlukla heteronormatif yapıları yeniden üretmek- tedir. Görüşmeler, kapsayıcılık çerçevesinde atılan adımların sınırlı etkisini ve queer çalışanların özel gereksinimlerine yönelik açık bir strateji eksikliğini ortaya koymaktadır. Araştırmanın sonuçları, kurumların yalnızca dış iletişimde değil, iç iletişim, kurumsal politika ve uygulamalarında da queer bireylerin deneyimlerine duyarlı bir yaklaşım benimsemeleri gereğini göstermektedir. Gerçek anlamda kapsayıcı ve dönüştürücü bir strateji geliştirmek için, kurumların heteronormatif yapıları sorgulayan ve queer çalışanların gereksinimlerini gözeten bütüncül bir iletişim politikası oluşturması önem taşımaktadır.
This study investigates institutional communication strate- gies toward queer employees, the role of queer theory in strategic communication, and how organizations implement this theory in practice. By analyzing corporate websites and reports for the rep - resentation of queer individuals, along with interviews with strate- gy developers, the research examines institutional communication dynamics. The findings reveal that institutions often lack clear and effective communication strategies addressing queer employees’ specific needs. While diversity and inclusion policies may project a superficially inclusive discourse, they predominantly reproduce heteronormative structures. Interviews underscore the limited im- pact of inclusion initiatives and the absence of explicit strategies tailored to queer employees’ lived experiences and needs. The study demonstrates that institutions must adopt an approach sen- sitive to queer experiences not only in external communication but also in internal communication, corporate policies, and practices. To develop a genuinely inclusive and transformative strategy, it is critical for organizations to establish a holistic communication policy that challenges heteronormative structures and prioritizes the needs of queer em - ployees.
