Dünyayı bütünüyle etkisi altına alan ve neredeyse eşzamanlı bir şekilde farklı coğrafi, siyasi, ekonomik, toplumsal ve kültürel bağlamlarda farklı etkiler ve tepkiler yaratan Covid-19 pandemisi, yerküreyi büyük bir toplum bilimleri laboratuvarına dönüştürdü. Bu süreç, salgınla tetiklenen bir sağlık krizi ile başlasa da kısa zamanda toplumsal yaşamın bütün alanlarında karmaşık etkileri görünen bir toplumsal krize evrildi. Salgının ikinci yılına girilirken, pandemiyi meydana getiren dinamiklerden insan, doğa ve toplumsal düzen arasındaki ilişkinin niteliğine, pandeminin özgül ve genelleştirilebilir sonuçlarından pandemi yönetiminin teknik, siyasi, ekonomik, ideolojik ve kültürel boyutlarına dek toplum bilimlerini ilgilendiren pek çok bağlamda gündeme gelen sorgulamalar şimdiden oldukça geniş bir literatür oluşturdurdu. Devlet aygıtları başta olmak üzere farklı ölçeklerdeki (küresel, ulusal, bölgesel ya da yerel) kurumlar ve insan topluluklarının, birbirleri arasındaki ve kendi içlerindeki değişen ilişkileri, aksiyonları ve reaksiyonları toplum bilimlerinin farklı kavramsal araçları ve yöntemleri ile ele almaya çalışan bu literatür farklı epistemolojik ve ontolojik problemlerden hareket etti. Bu makale, oldukça geniş ve kaotik görünen bu literatürün dayandığı kimi anahtar niteliğindeki temaları ve sorunsalları incelemeyi amaçlamaktadır.
Caused by the SARS-CoV-2 virus, the Covid-19 pandemic, from the outset in March 2020, proved that it could not be considered solely as a public-health crisis, and it rendered social sciences, and particularly political science, equally relevant in addressing the pandemic worldwide. This article addresses three essential themes of political science we understand interrelated that rose to prominence in the literature formed in the wake of the global Covid-19 pandemic: the ecological crisis; the crisis of neoliberalism; and the intertwined crises of legitimacy and crisis management. Covid-19 pandemic, with its causes and consequences, is discussed more and more as part of a process that threatens the world ecological system. The pandemic, therefore, is understood in the social science literature as one of the phenomena related to the ecological crisis. Departing from the assumption that the ecological crisis cannot be addressed independently from human beings’ productive activities, the connections between the crisis dynamics of neoliberal capitalism, a historically specific and contemporary form of such activities, and the crisis entailed by the pandemic should be addressed by the discussions in social science disciplines. In the circumstances of this dual endogenous and exogenous crisis, the dilemmas of the states, which have adopted neoliberal policies, vis-à-vis crisis management, and the management and legitimacy crisis of the neoliberal states that existed before the pandemic and aggravated during the pandemic, come forth as interrelated problems. This article critically engages with the scholarly work in response to the crises the pandemic entailed by locating them in their wider contexts of the existing literature before the pandemic and assesses the main premises of the current research