The Seventeenth International Congress on Social Sciences with Recent Research, Antalya, Türkiye, 2 - 06 Kasım 2023, cilt.6, ss.1146-1154
Varlığın mahiyeti hakkındaki felsefi düşünceler “ontoloji” diye adlandırılan felsefe dalı
tarafından sistematik bir hale getirilir. Ontolojide en yaygın perspektifler “monizm” ve
“düalizm”dir. “Düalizm” terimi, varlığın mahiyetini, birbirinden ayrı iki cevher türüyle
açıklama girişimlerini nitelendirmekte kullanılır. Antikçağ’dan itibaren ortaya konan ruhbeden,
madde-zihin düalizmi örnekleri çok sayıdadır. Buna karşılık, varlığın mahiyetini tek
bir töz türüyle izah eden yaklaşımlar “monizm” olarak nitelendirilir. Bu biricik cevher türü,
bazı filozoflarca fiziksel, bazılarınca zihinsel veya spiritüel, bazılarınca ise nötral bir karakter
taşır. Monizm ve düalizm dışında kalan üçüncü bir güzergâh seçen veya daha doğrusu böyle
bir yeni patika açan trializm, bu incelememizin odak noktasıdır. Felsefe tarihinin geçmiş
dönemlerinde ortaya konmuş birtakım ontolojik görüşlerin, muhtelif yorumcular tarafından
trialist diye nitelendirildiği vakidir. Bizse, trializmin çağdaş sayılabilecek bir açık müdafaasını
konu ediniyoruz. Söz konusu trialist ontoloji, Popper tarafından teklif edilen ve (en azından
bir dönem boyunca) Eccles tarafından desteklenen “üçlü Dünya” tasavvurudur. Popper
varlığın ne monistlerin öne sürdüğü gibi tek tür, ne de düalistlerin iddia ettiği gibi iki tür
bileşenden müteşekkil olduğu kanısındadır. Ona göre varlık üç bileşenlidir: [1] Fiziksel
gerçeklik, [2] zihinsel gerçeklik, [3] insan ürünü olan gerçeklik. Bu gerçeklik türlerinin her biri
Popper’ın Dünya-1, Dünya-2 ve Dünya-3 diye adlandırdığı üç katman vücuda getirir. Birinci
katmanda canlı ve cansız bütün varlıklar bulunur ve buna bedenlerimizle beynimiz de
dâhildir. Akıl, algı, hafıza, hayâl gücü, dikkat, vb. bütün bilinç durumlarımız ise Dünya-2’yi
oluşturur. Bu katman, insanın Dünya-1 ile temas kurduğu bir arayüz gibidir. İnsan ürünü olan
her şey ise Dünya-3’ü meydana getirir. Kitaplar, fabrikasyon ürünü sentetik ilaçlar,
bilgisayarlar, uçaklar gibi ürünler aynı zamanda Dünya-1’de cisimleşirler. Popper sanat
eserlerinin büyük bölümünün de aynı durumda olduğunu ekler. Ona göre, Dünya-3’te yer
alan bazı şeyler, örneğin teoriler veya şiirler ise hem Dünya-2’deki şeyler olarak hem de
hatıralar gibi muhtemelen insanların beyinlerinin içinde (yani, Dünya-1’de) yer alan ve onlarla
birlikte ortadan kalkacak kodlamalar olarak mevcuttur.
Philosophical ideas about the nature of being are systematised by the branch of philosophy
called “ontology”. The most common perspectives in ontology are “monism” and “dualism”.
The term “dualism” is used to characterise attempts to explain the nature of existence in terms
of two distinct types of substance. There are many examples of soul-body, matter-mind
dualism since antiquity. On the other hand, approaches that explain the essence of being with
a single type of substance are characterised as “monism”. This single type of substance has a
physical character for some philosophers, a mental or spiritual character for others, and a
neutral character for others. Trialism, which chooses a third route other than monism and
dualism, or rather opens such a new path, is the focus of this study. It is a fact that some
ontological views put forward in the past periods of the history of philosophy have been
characterised as trialist by various commentators. We are concerned with an explicit
contemporary defence of trialism. The trialist ontology in question is the “triadic world”
conception proposed by Popper and (at least for a time) supported by Eccles. Popper is of the
opinion that existence consists neither of one kind of component, as the monists claim, nor of
two kinds of components, as the dualists claim. According to him, existence has three
components: [1] physical reality, [2] mental reality, [3] man-made reality. Each of these types
of reality gives rise to three layers, which Popper calls World-1, World-2 and World-3. The
first layer includes all living and non-living beings, including our bodies and brains. All our
states of consciousness such as reason, perception, memory, imagination, attention, etc.
constitute World-2. This layer is like an interface through which human beings come into
contact with World-1. Everything that is a human product constitutes World-3. Products such
as books, fabricated synthetic drugs, computers, aeroplanes, etc. are also materialised on
World-1. Popper adds that most of the works of art are in the same situation. According to
him, some things on World-3, such as theories or poems, exist both as things on World-2 and
as encodings, such as memories, which probably exist in people’s brains (i.e. on World-1) and
will disappear with them.